30 Mart 2010 Salı

AKP Hukuku Niye Sevmiyor

Hukuku niye sevmiyorlar?

Anayasa Mahkemesi“Mayınlı araziyi el âleme verelim” yasası çıkardılar, Anayasa Mahkemesi iptal etti.

“YÖK kadrolarına kimi istersek, onu alırız” yönetmeliği çıkardılar, Anayasa Mahkemesi iptal etti.

“Maaşlı çalışanlar kümesteki yolunacak kazdır, bunların gelir vergisini artıralım” dediler, Anayasa Mahkemesi iptal etti.

“Orman arazileri boş boş duruyor, oralara otel kurulsun” kararı aldılar, Anayasa Mahkemesi iptal etti.

“Türkler kerizdir, tahvil gelirlerine yüzde 10 stopaj ödesin, yabancılar canımız ciğerimizdir, hiç ödemesin” uygulaması başlattılar, Anayasa Mahkemesi iptal etti.

Türkiye Cumhuriyeti Anayasasının Bazı Maddelerinde Değişiklik Yapılması Hakkında Taslak Metin

Anayasa
ÇOCUKLAR VE YAŞLILAR İLE İLGİLİ DÜZENLEME
MADDE 1- 7/11/1982 tarihli ve 2709 sayılı Türkiye Cumhuriyeti Anayasasının 10.uncu maddesinin ikinci fıkrasının sonuna “Bu maksatla alınacak tedbirler eşitlik ilkesine aykırı olarak yorumlanamaz.” cümlesi ve aynı maddeye ikinci fıkradan sonra gelmek üzere aşağıdaki fıkra eklenmiş, devamındaki fıkralar buna göre teselsül ettirilmiştir.
“Çocuklar, yaslılar ve engelliler gibi özel surette korunması gerekenler için alınacak tedbirler eşitlik ilkesine aykırı sayılamaz.”
KİŞİSEL VERİLERİN GİZLİLİĞİ
MADDE 2- Türkiye Cumhuriyeti Anayasasının 20 nci maddesine asagıdaki fıkra eklenmiştir.
“Herkes, kendisiyle ilgili kisisel verilerin korunmasını isteme hakkına sahiptir. Bu hak; kisinin kendisiyle ilgili kisisel veriler hakkında bilgilendirilme, bu verilere erişme, bunların düzeltilmesini veya silinmesini talep etme ve amaçları dogrultusunda kullanılıp kullanılmadıgını ögrenmeyi de kapsar. Kisisel veriler, ancak kanunda öngörülen hallerde veya kisinin açık rızasıyla islenebilir. Kisisel verilerin korunmasına iliskin esas ve usuller kanunla düzenlenir.”

Fransız Gazetesi LE MONDE'da çıkan Guillaume Perrier imzalı Türkiye analizi

Üçüncü Dünya Savaşı, Türkiye’den çıkabilir...


Le MondeTürkiye, son ve büyük bir hesaplaşmaya doğru gidiyor. Bu ülke korkulduğu gibi ırka ya da dine dayalı bir bölünme yaşamadı. Daha korkunç ve daha temel bir bölünmeye gidiyor. Cumhuriyet boyunca suren "kültürel bölünme". Bu artik iyice keskinleşti.

Şimdi bir yanda, ayakkabılarını sokak kapısı önünde çıkaran, kadınları başı örtülü, erkekleri sokağa pijamayla da çıkabilen, erkek çocukları kahveye giden, kız çocukları tam bir baskı altında yaşayan, türkü ile arabesk arası bir müzikten hoşlanan, futbol izleyen, belki de hiç kitap okumamış, hiç dans etmemiş, hiç karı koca birlikte yemeğe gitmemiş, hiç tiyatro seyretmemiş, iyi eğitim alamamış, dini inançları kuvvetli, kalabalık, bir kitle var.

Diğer yanda ise kız lisesi-Kolej yelpazesinde eğitim görmüş, en azından bir düğün salonunda ya da kolej partisinde dans etmiş, sinemaya giden, çok fazla olmasa da kitap okuyan, müzik zevki pop şarkılarla klasik müzik arasında dolaşan, evi nispeten daha zevkli döşenmiş, kızlarının flörtüne izin veren, kadınları modern görünümlü, şarabın kalitesinden pek anlamasa da kadın erkek bir arada içki içebilen, gazetelere bakan, magazin haberlerini izleyen, kendini birinci gruba kıyasla çok gelişmiş hisseden, entelektüel düzeyi çok yüksek olmasa da, batı standartlarına yakın bir grup var. Bu iki grubun yaşam tarzı birbirinden kopuk.

26 Mart 2010 Cuma

Turkiye'de Kaçak Elektrik Kullanımı

Turkiye'deki Kaçak Elektrik Kullanımı
Güneydoğu Anadolu illerindeki kaçak elektrik kullanımı çığrından çıkmış durumda.
İnsanlar orada madur kabul ediyorum. Ancak benzer bir işi biz sade vatandaş olarak yapsak ne olur, hiç düşündünüz mü?

Cevap: TCK Madde 142: Nitelikli hırsızlık ve 2 yıldan 5 yıla kadar hapis cezası ön görüyor.

Alın size ülke gerçeği:

TEDAŞ, 156.901.365.217 kilowatsaat enerji satışı yapıyor, buna karşılık, sadece 134.359.839.244'lük bölümün tahsilâtını yapabiliyormuş.

24 Mart 2010 Çarşamba

Yargıyı yok et; yasa, yürüt...


Anayasa’da değişiklik yapıyor arkadaşlar...

Anayasa’ya göre kapatılması istenen partinin kapatılıp kapatılmayacağına, Anayasa’ya göre kapatılması istenen parti karar verecek.


- Suç işledik mi?

- İşledik.

- Kapatılalım mı?

- Kapatılmayalım.

- Yaz kızım, kapatılmamıştır.



Boşanmak istiyorsunuz mesela...

Hâkime ne?

Toplansın sülale...

Referandum yapılsın.

23 Mart 2010 Salı

Reagan'ın danışmanı asıl soykırım'ı Ermeniler yaptı dedi


ABD eski Başkanı Reagan'ın danışmanı Fein: Beyaz Saray araştırma yaptı, Ermenilerin 2 milyon Müslüman Osmanlı'yı katlettiği ortaya çıktı. Ermeniler, kendi arşivlerini açmıyor, çünkü bu gerçeğin ortaya çıkmasını istemiyor¦ dedi.

ABD Başkanı Ronald Reagan'ın hukuk danışmanlığını yapan Bruce Fein, sözde Ermeni soykırımı iddialarını değerlendirdi. Ermenilerin bu iddialarının son derece asılsız olduğunu belirten Fein, Reagan'ın başkan olduğu 1981²de bu konunun Beyaz Saray tarafından araştırıldığını ve iddiaların asılsız olduğunun belgelendiğini söyledi. İşte sözde Ermeni soykırımı konusunda Fein'in açıklamaları:

Osmanlı İmparatorluğu'nun azınlıklara karşı müthiş sayılabilecek bir özen gösterdiği gerçeğini unutmamak gerekir. Azınlıklar, kendi dini özgürlüklerini ve hayatlarını son derece rahat bir şekilde sürdürdü.

Ermeni terör çeteleri I. Dünya Savaşı sırasında Fransa ve Rusya ile birlikte Osmanlıları öldürdü. Bu rakamın 2 milyon civarında olduğu bir gerçek. Ermeni kayıplarının ise 500 bin civarında olduğu araştırmalarla kanıtlandı. Burada asıl önemli konu, Ermenilerin ihanetidir. Osmanlı da kendisini savundu. Özellikle ABD'de yaşayan Ermeniler, soykırım yalanı ile büyük getiri sağlıyor. ABD yönetimi de büyük paralar döndüğü için Ermenileri karşısına almak istemiyor. Ermeniler ısrarla kendi arşivlerini açmıyor. Çünkü yıllardır soykırım yalanı ile dönen getirimi kaybetmek istemiyorlar. Arşivler açıldığı anda gerçek ortaya çıkacak.

22 Mart 2010 Pazartesi

Alınması gereken bir ders

"Haiti, günümüzden sadece yirmi yıl önce, gıda ihtiyacının tamamını kendisi üreten bir ülkeydi. Deprem olduğunda ise gereksindiği temel gıda maddelerini başta pirinç, yüzde 80'ini ABD'den ithal ediyordu. Ektiği mısır, buğday gibi hububatın tamamı da çokuluslu şirketlerin GDO'lu tohumları..."


BİR ÜLKE 20 SENEDE NASIL TAM BAĞIMLI YAPILDI, SEFALETE İTİLDİ VE İŞGAL EDİLDİ, ÖZETİ AŞAĞIDA:

Mine G. Kırıkkanat
Küçük Türkiye, Haiti


Melih Âşık, Haluk Şahin, Yazgülü Aldoğan, HaberTurk Gazetesi'nde Haiti'de olanları, dokuz yıl önce yazdığım "Bir Gün Gece" adlı romanı anımsatarak değerlendirdiler. Kendilerine etik duyarlılıkları kadar, "fikri takip" dikkatleri için teşekkür ederim.

Geleceğe bilim kurgu romanları üreten bir yazarın, dünyanın öbür ucunda doğrulanması, her romancıya nasip olmaz. Bir felaketle haklı çıktığım içinsevinemiyorum. Çünkü hâlâ, bıkmadan, usanmadan, "Bir Gün Gece"yi yazmaktakiamacıma ulaşmaya, UYARMAYA çalışıyorum!

Türkiye'de bırakın önlerini görmeyi, arkalarına bile bakmayan güdük politikacılar için bir fırsattır asıl, Haiti örneklemesi. Ayılsınlar, silkinsinler, artık.

Nemrut Mustafa Mahkemesi

BAYKAL, önceki gün CHP Grubu’nda yaptığı konuşmada ilginç bir mahkemeden söz ederek dedi ki:

“Türkiye bugünlere Nemrut Mustafa Paşa mahkemelerinden geçerek geldi. Kimsenin, ülkeyi Nemrut Mustafa mahkemelerine mahkûm etmesi mümkün değildir. Türkiye Cumhuriyeti’nde, Cumhuriyet’in hukuku işleyecektir, Nemrut Mustafa Paşa hukuku işlemeyecektir.”

Bazı okurlarım, mesajlar yollayarak sordular:

“Kimdir bu Nemrut Mustafa Paşa? Deniz Bey neden ondan bahsetti?”


18 Mart 2010 Perşembe

18 Mart Çanakkale Şehitlerini Anma Günü


"Çanakkale Zaferi, Türk askerinin ruh kudretini gösteren şayanı hayret ve tebrik bir misaldir. Emin olmalısınız ki, Çanakkale Muharebelerini kazandıran bu yüksek ruhtur."
M. Kemal ATATÜRK


"Harpte iki meş'um (uğursuz) şey vardır. Bunlardan biri taş duvara körükörüne yüklenmek, diğeri kuvvetleri birtakım ayrı ve bağlantısız harekata dağıtıp körletmektir. Biz bu iki ahmaklığı yapmanın tehlikesiyle karşı karşıyayız."
İngiliz Başbakanı Asquith


"Ordunun yardımı olmaksızın Filo'nun başarı sağlayabileceği ümidine kapılmıştım; fakat şimdi bu işte müşterek bir harekatın zorunlu olduğunu anlıyorum."
Churchill



11 Mart 2010 Perşembe

TC Vatandaşlarının Hayatını Değiştirecek Şifre

PTT'den alınabilen 1 liralık şifre vatandaşın hayatını değiştirecek. Hükümetin e-devlet projesi kapsamında alınan şifreyle, trafik işlemlerinden askerlik yoklamasına kadar her türlü başvuru artık internet üzerinden yapılabiliyor, sonuçlar da aynı sistemle elde edilebiliyor.



Www.e-devlet.gov.tr veya www.turkiye.gov.tr (aynı site için iki farklı adres - ikisi de aynı sisteme bağlanmanızı sağlıyor) adreslerinden birine giderek, hakkınızda açılan bir dava varsa, durumunuzu, nerede ve kim tarafından açıldığını öğrenebiliyorsunuz. Böylece, mahkeme süreci, zaman ve iş kaybı ortadan kalkıyor. Sistemin yeni ve en önemli uygulaması ise, tüketici şikâyetleri.

Cep telefonundan buzdolabına her türlü şikâyet hakem heyetlerine internet üzerinden ulaştırılıyor. Şifre, herhangi bir PTT şubesinden nüfuz cüzdanı gösterilerek alınabiliyor.

6 Mart 2010 Cumartesi

Rumlara AİHM Kapısı Kapandı

Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi, Kıbrıs sorununda hayati önem taşıyan mülkiyet konusunda çok krtitik bir karar verdi. Mahkeme, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'nde faaliyet gösteren Taşınmaz Mal Komisyonu'nun Kıbrıslı Rumlar için "etkin iç hukuk yolu" olduğuna hükmetti.

Karar çok önemli, çünkü bu aşamadan sonra Rumlar mülkiyet başvuruları için Ankara'ya karşı Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'nde dava açamayacak. Açılmış 1500'ü aşkın dava da gündemden düşecek.

Kıbrıs sorununun temelini oluşturan, müzakerelerin en çetrefilli konusu mülkiyet başlığını etkileyecek karar ızun süredir bekleniyordu.

Kıbrıs Türk tarafı lehine çıkan karar ile AİHM, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'nde faaliyet gösteren Taşınmaz Mal Komisyonu'nun Kıbrıslı Rumlar için "etkin iç hukuk yolu" olduğuna hükmetti.

5 Mart 2010 Cuma

ABD Ermeni Soykırımını Kabul Etti

Amerika Birleşik Devletleri Temsilciler Meclisi Dış ilişkiler Komisyonu'nun 1915 olaylarının Ermeni soykırımı olarak tanınmasını öngören karar tasarısını kabul etmesi dünya basınında geniş yer buldu.

Times gazetesi olayla ilgili haberine tam sayfa ayırdı.

"Obama yönetimi tasarının Temsilciler Meclisi Genel Kurulu'nda da kabulünü hala engelleyebilir. Ancak dünkü karar bile tek başına, Amerika'nın en yakın Müslüman müttefiki ile ilişkilerini zehirleyebilir" yorumunu yapan gazetenin haberinde şu ifadeler yer aldı:

"Washington Kuzey Irak'a ulaşım konusunda Türkiye'ye bağımlı. İran'ı bölgesinden izole etme çabalarında da öyle. NATO'nun tek Müslüman üyesi olan, İncirlik'te bir Amerikan üssüne ev sahipliği yapan Türkiye'nin, Amerika'nın sorunlu F35 savaş uçakları gibi kilit önemdeki savunma projelerine de dahil olduğu düşünülürse, elinde oynayabileceği birçok kart var.