Ana içeriğe atla

Kriz ne zaman biter?


İSMET BERKAN 21/12/2008 ismet.berkan@radikal.com.tr

Bu aralar Alan Greenspan'in hatıralarını okuyorum. Sanıyorum Türkçesi Boyner Yayınları'ndan çıktı, 'Türbulans Çağı.'

Tabii Greenspan 70'li yıllardan beri Amerikan hükümetinin içinde karar verici rollerde yer almış bir kişi olduğu için ve ayrıca bugün yaşadığımız küresel ölçekteki krize yol açan ortamı oluşturmakla suçlandığı için, okumakta geç kaldığım bu kitap benim daha da ilgimi çekiyor.
Greenspan, ekonomik krizlerle ilgili, o krizin şiddetini ölçmekle ilgili ilginç bir benzetmeye başvuruyor. Artık Türkiye'de bile öğrendik, okyanuslarda oluşan ve karadaki yerlerşimleri vuran kasırgalar için 1'den başlayıp 5'e ulaşan bir şiddet ölçeği kullanılıyor. Greenspan aynı ölçeği ekonomik krizlere uyarlamış.

Ona göre ekonominin bir yerinde her zaman bir kriz vardır, dünyanın bir yerinde her zaman fırtına olduğu gibi. Bir şirket ödemelerini yapamaz, tedarikçileri ve müşterileri de onunla birlikte batar vs. Bu en alt kriz seviyesi, 1 (bir).

Yine Greenspan'e göre, özel olarak bankalar sisteminde, genel olarak ise ödemeler sisteminde karşılıklı güvensizlik oluşur ve kimse kimseye bir geceliğine bile olsun borç vermemeye başladığında, buna bir de tüketicilerin ekonominin geleceğe güvensizliği eklenip kimse para harcamamaya başladığında oluşan kriz ise en yüksek seviye olan 5 seviyesindedir. Bu krize 'Mükemmel fırtına' adının takılması boşuna değil anlayacağınız.
***
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan istediği kadar dünyayı kendi pembe gözlüklerinden görsün, istediği kadar dünyadaki krizin 'ekonomik kriz değil finansman krizi' olduğunu söylesin, bal gibi bir ekonomik krizdeyiz.

Krizin neden ve nasıl çıktığını bilmeyen kalmadı ama bir şeyi tekrarlamam gerek: Kriz, varlık fiyatlarının fazlasıyla şişmesi ve sonra da bu balonun patlamasıyla oldu.

Peki şişen varlık fiyatları neydi? Sadece ev fiyatları değildi şişen, şirket fiyatları, yani borsalar da şişmişti. Nitekim krizin önce borsaları vurması, ülkemiz dahil dünyanın her yerinde devasa şirketlerin defter değerlerinin birden bire bir yıl önceye göre komik seviyelere inmesi bu yüzden.
Şu son birkaç ayda, Türkiye dahil dünyada şirketlerin değerleri inanılmaz ölçülerde düştü.
***
Daha krizin belki de ortasına bile varamadık ama her yerde krizin ne zaman biteceği konuşuluyor.

Tamam, bunu tahmin etmeye çalışmakta hiçbir mahsur yok ama benim merakım şu: Ne olduğunda krizin bittiğini söyleyeceğiz?

Genellikle dip noktaya varıldıktan sonra bir düzelme, bir iyimserlik başladığında krizlerin de bittiği söylenmeye başlanır ama bu doğru değil.

Gerçekte kriz, varlık fiyatları kriz öncesindeki değerine dönmeden bitmiş olmayacak. Eski servetler yerine konmadan kimse kendini krizden çıkmış gibi görmeyecek.

Geçen yıl 1 milyon dolara satın alınan bir evin değeri yeniden bu seviyeye (enflasyon düzeltmesini unutmayın) gelmeden, o evin sahibi için kriz bitmez.

Aynı şekilde, şirketlerin değerleri de kriz öncesi seviyelere ulaşmadan o şirketlerin sermayedarları için kriz bitmiş olmayacak.

İş şirket değerlerine gelince çatallanıyor. Mesela Japonya'da 1990 krizi sonrası bankaların defter değerleri aradan 18 yıl geçmesine rağmen kriz öncesine dönmedi. Ve şimdi aynı bankalar yeni bir krizle karşı karşıya.

Acaba Amerikan bankaları eski değerlerine ne zaman geri dönecekler? Ya Türk bankaları? Bankalar için '10 yıldan az olmaz' deniyor. Tabii bu herhangi bir veriye dayanmayan bir tahmin ama karamsarlığın boyutu da bu yani.

Peki ya banka dışı şirketler ne zaman eski değerine dönecek? Bir tahmin yapmaya imkân yok elbette ama bunun zaman alacağı da belli.

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Güneydoğu'daki Mayınlarla ilgili ağzı açık bırakacak senaryo

O mayınları meğer kim döşetmiş biliyor musunuz? Ya minicik bir cihazla bulunabileceğini. İsrail'in bu işteki rolünü...? Mayınların temizlenmesi tartışmasında işin ucu bildiğiniz gibi İsrail'e dayanınca Türkiye'de kıyametler koptu. Dün akşam FOX'da Doğan Şentürk'ün hazırladığı programda ilginç bir detay dikkat çekti. Askeri Mühimmat Uzmanı Ahmet Zengin, ortaya üç harita çıkarttı. Haritalar üç ayrı kaynakta yer alıyordu ama hepsi de aynı alanları işaret ediyordu. Zengin o haritaları şöyle anlattı; VAADEDİLMİŞ TOPRAKLAR: "Harita sina yarımadasından başlıyor, hilalin ucu Kıbrıs'ı içine alıyor, Alanla ve Antalya'yı içine alıyor, Mezopotamya , GAP bölgesini, Dicle-Fırat havzasından Basra körfezi ve Irak ile Kuzey Arabistan'ın büyük bir bölümünü içine alıp kapanıyor. HARİTALARIN ANLAMI NE?: Bu alan Yahudilere vaadedilmiş topraklar adı altında bir alanı kapsıyor. Bu alan bizim ülkemizin güneyini de içeri alıyor. Hz. İbrahim'in yaşadığı yer bu haritada H...

Derin Devlet

Can Ataklı'dan 'Derin Devlet' hakkında bilmeyenler için açıklama: Yılların gözlemi Meslek hayatım boyunca pek çok cumhurbaşkanı, başbakan, bakan, siyasetçi, yüksek bürokrat, silahlı kuvvetler mensubu, iş adamı, aydın, akademisyen ve araştırmacı ile tanıştım, konuştum. Bu kişilerdan kimi yazılmak kimi de yazılmamak kaydıyla pek çok bilgi aldım, birçok konuşmaya tanık oldum. Gerçek derin devlet Bütün bu gözlem ve deneyimlerden sonra şunu açıkça söyleyeyim ki, Türkiye'de derin devlet var. Üstelik çok güçlü. Ama bugünlerde konuşulduğu gibi bunun kökeni Gladyo veya kontrgerilla olmadığı gibi uzantısı da Ergenekon değil. Bunlar ancak derin devletin araçları veya taşeronları olabilir. Bu derin devlet Cumhuriyet kurulduğundan beri yaşıyor. Ve bu büyük gücün tek bir amacı var. Laik cumhuriyet Derin devletin tek amacı "Laik cumhuriyeti ne pahasına olursa olsun korumaktır." Bu derin devlet laik cumhuriyet tehlikeye girmedikçe müdahaleci olmaz. İktidara sağ gelmiş sol ge...

MHP Milletvekili Aday Listesi

MHP Adaylarının illere göre dağılım listesi: ADANA 1. Necdet Özkaya 2. Fatih Mehmet Zorba 3. Ali Halaman 4. Recai Yıldırım 5. Mehmet Metanet Çulhaoğlu 6. Adnan Fatin Özdemir 7. Salih Gökçe 8. Bülent Bülbül 9. Mehmet Ali Ün 10.Necmettin Karakuş 11.Nuriye Tanrıkulu 12.Emrah Tülü 13.Muharrem Karlı 14.Yusuf Özyörük